HABERTÜRK

12 milyon çöpe karşılık 5 milyon 287 bin işsiz


22 Şubat 2010


Hükümetimiz, yok darbe iddiaları yok yargı depremi ile bizleri oyalarken SGK, sessiz sedasız işsizlerin sağlık güvencesini azalttı. Devlet, işsizlerle ailelerinin doktor ve ilaç harcamalarını artık 100 değil sadece 10 gün karşılama kararı almış. (Yaşamayıp ölsünler, nasılsa açlıktan ölecekler. Boş yere para harcamayalım, dediler herhalde...)
Hükümet 17 aydır uyguladığı yasanın yanlış olduğuna karar vermiş. Buna dayanarak da Sağlık Güvenlik Reformu'na göre 1 Ekim 2008'de aldığı karardan vazgeçti.
'Pardon yani...' dediler.
Ve sağlık güvencesi 10 güne çekilip bilgisayar programları değiştirildi. Ama tabi bütün bunlar yapılırken bizlerin ruhu bile duymadı. Çünkü gerek ekranlarda gerekse basında Türkiye'de yaşanan polisiye romanları aratmayan olaylara kilitlendik.
Şimdi, 'Olayla ne alakası var?' diyeceksiniz ama sizlerle paylaşmak istediğim son derece ciddi bir konu var. Çünkü ortalıkta bu kadar işsiz insan varken doğal olarak açlık da her geçen gün artmakta.
*
Peki sizler, Türkiye'de bir yılda 43 milyon ton meyve ve sebze üretilirken bunun yüzde 30'unun yani yaklaşık 12 milyon tonunun çöpe gittiğini biliyor muydunuz?
Ben bilmiyordum. Türkiye'de yaşanan yoksulluğun getirdiği açlığı düşünecek olursanız bu rakam son derece üzücü. Bu bilgiyi, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhan Özkan'ın inceleme raporundan, Aksiyon Dergisi alıntı yapmış. Ben de oradan okudum ve şok yaşadım.
Her yıl birçok ülkenin bu alandaki üretiminden daha fazlasını çürümeye terk etmemizin ana sebebi ise hal enflasyonu ile aralarındaki koordinasyon-suzlukmuş. Ülkemizdeki 195 halin sadece yüzde 10'unda analiz laboratu-varları ve soğuk hava depoları varmış.
Antalya Kumluca'da, 15 kilometrelik çizgide 7 hal bulunmaktaymış. Ma-vikent ve Beykonak hallerinin arası ise 30 metreymiş. Buna karşın Fransa'da 30, İspanya'da 32 hal faaliyet göster-mekteymiş.
Anlayacağınız, kimsenin halkın açlığı ile 12 milyon çöpe giden sebze ve meyve ile ilgilendiği yok. Varsa yoksa darbe girişimleri, telefon dinlemeleri, tutuklamalar, çekişmeler, Türk Ordusu ile ilgili garip garip saptamalar...
Asıl darbe işsize, halka yapılıyor. Açlık sınırı tavana dayanmadan bari birileri şu çöpe giden mahsulle ilgilensin.
Bizi duyan var mııııı.... ?